Ben Kimim? Japonya'ya Neden Geldim? Nasıl Geldim?
Herkese Merhaba!
Şu an buradaysanız, muhtemelen sosyal medya hesaplarımdan beni takip ediyor ve kim olduğumu az çok biliyorsunuz. Yine bilmeyenler olabilir diye düşünerek ufak bir özet geçeyim. Tam adım Naz Iraz Demir - epey kafiyeli evet :) 29 yaşındayım, 30'a yaklaşmak konusunda panik yapmalı mıyım henüz karar veremiyorum; ama içinde bulunduğum yaşta olduğumu pek de hissetmediğimden şimdilik rahat takılıyorum :)İşim, bilgisayar oyunları ve esporla alakalı olduğu için, büyüdüğümü pek de fark etmiyorum - ki böylesi çok daha iyi! Tecrübeli bir blogger mıyım? Kesinlikle hayır; belki büyüyünce olurum. Şimdilik, sadece aklıma ne geliyorsa onu yazan, sıradan bir insan olarak devam edeceğim.
Tanışma kısmını fazla uzatmadan birinci soruya gelelim. Japonya'ya neden geldim? Bu kararı aldığımdan beri "Neden Amerika veya Avrupa değil? Neden Japonya?" sorusuyla sürekli karşılaşıyorum. Türkiye'den neden ayrıldığımı açıklama kısmına çok fazla girmeyeceğim; hepimizin bildiği ortak sebepler dışında bir iki de kişisel sebebim var diyelim, o kadar. Japonya'yı seçmemin en büyük sebeplerinden biri, Avrupa ve Orta Doğu'daki o saçma sapan karmaşadan tamamen uzak ve azıcık da bihaber bir ülke olması. Ne kadar uzak, o kadar iyi - cidden bak! Bir diğer sebebi ise burada günlük hayatın son derece rahat olması - tabii bu son derece göreceli bir durum; bana kolay gelen şey bir başkasının kabusu da olabilir, bilemem :) Bize örneklerle gel derseniz, şöyle bir iki tanesini serpiştireyim hemen: toplu taşıma ve ulaşım son derece kolay ve hızlı (son 2 yılımı, işe gitmek için sabah 3 ve akşam 3 saat trafikte sıkışıp kalarak geçirdikten sonra bana en uzak noktaya maksimum 1 saatte gidiyor olmak çok tatlı mesela); kimse kimseye karışmıyor, herkes kendi işine, hayatına bakıyor ve ülke kendi içinde o kadar absürd ve garip şeyler barındırıyor ki; çılgınca uğraşsanız bile burada insanların dikkatini çekmeye yetecek kadar garip olmanız imkansız :); Japonlar için en önemli şey, toplumda diğer insanların haklarına saygılı olmak, dolayısıyla burada hiçbir şoför bir yolcuya "açmıyorum lan kapıyı," demiyor ve hiçbir yolcu da şoförü şemsiyeyle dövmüyor.
Beni tanıyanların da az çok bildiği gibi, "nerd" yanım biraz fazla kuvvetli. Oyunlar, anime, manga, figürler ve diğer bir sürü zımbırtıyı fazlasıyla seviyorum. O yüzden benim için dünyada yaşanabilecek en güzel yer yine burası. Önemsiz bir sebep gibi görünebilir, "amaaan, derdin bu olsun," da diyebilirsiniz tabii :) Ama bilgisayar oyunları ve espor alanlarında çalışan biri için buradaki kariyer opsiyonları sayamayacağım kadar çok; o kadar çok ki, aklınızı yersiniz :P Ben de zaten aynı sektördeki Japon bir arkadaşımın teklifi üzerine her şeyi toplayıp buraya geldim. He bu iş tutar mı, devam eder mi? Bilmiyorum. Ne olacağı hiç belli olmaz; ama yine de sonsuz alternatiflerin olduğu bir yerdeyim ve ortada kalacağımı sanmıyorum :) Bunlar da diğer önemli (en azından benim için) sebeplerim. He bir de... ben şahsen Japon erkekleri çok sevimli buluyorum. Öhmm... Neyse.
Peki ben buraya nasıl geldim? İleride Japonya'da yaşamak isteyen ve halihazırda bunu planlamaya başlamış olanları ilgilendiren kısım bu. Ben Japonya'ya, olabilecek en hızlı ve kolay yoldan, bir dil okuluna kayıt olup 1 senelik öğrenci vizemi ve çalışma iznimi alarak geldim. Bir taşla iki kuş da diyebiliriz. Bu noktadan sonra, çalışmaya başladığınız yer sizi tam zamanlı olarak işe aldığı takdirde çalışma izniniz ve vizeniz sürekli olarak uzatıldığı için işler biraz daha rahatlıyor diyebilirim. Ayrıca okul sayesinde daha hızlı bir şekilde Japonca öğrenmiş oluyorsunuz fena mı? Bulup bunamayalım lütfen!
Başka yolları yok mu bu işin diye merak ediyorsanız eğer, tabii ki başka yolları da var; ama tercih edeceğinizi sanmam. Mülteci olarak gelip ülkeden sığınma hakkı talep edebilirsiniz mesela. Yaşadığınız ülkede can güvenliğinizin olmadığını Japon hükümetine kanıtlamanız gerekiyor (Türkiye'nin şu anki durumuna bakıldığında bunu yapmakta zorlanacağınızı sanmıyorum; ama yine de hoş değil). Bir diğer opsiyon da burada bir Japon'la evlenmek - klasik! Ancak burada evlendiğiniz takdirde öyle hop diye vatandaş olmuyorsunuz, hayallere kapılmayın :) "Karı/koca vizesi" alıyorsunuz en basit tabiriyle, hepsi o kadar. Kanımca o bile yeterli gerçi; ama yine de siz bilirsiniz.
Daha ilk yazıdan böyle çarşaf çarşaf yazıp da kimseyi bulandırmak istemiyorum. Zira benim de LoL'de dereceli oyunlara girmem gerekiyor tam olarak şu an :D O yüzden şimdilik müsaadenizi istemek zorundayım - bir de bana şans dileyin; çünkü buradaki LoLcülerin henüz pek tecrübeli olduklarını söylemem...
Müsaade istemeden önce hatırlatayım: "ben bu yazıda şu aradığımı bulamadım, bu detayı yazmamışsın, ben şu zımbırtıyı da merak ediyorum," dediğiniz şeyler olursa konu önerileriniz ve sorularınız için bana oxleychann@gmail.com adresinden ulaşabilirsiniz.
Görüşürüüüüz!
Müsaade istemeden önce hatırlatayım: "ben bu yazıda şu aradığımı bulamadım, bu detayı yazmamışsın, ben şu zımbırtıyı da merak ediyorum," dediğiniz şeyler olursa konu önerileriniz ve sorularınız için bana oxleychann@gmail.com adresinden ulaşabilirsiniz.
Görüşürüüüüz!
:*
YanıtlaSil:*
Sil